Kilo vermek her zaman zorlu bir süreç olmak zorunda değil. Öncelikle zihnen hazır olduğunuzda, kilo vermek 100 kat daha kolay geliyor. Örneğin diyetle ilgili yapılan birçok araştırmanın sonucuna bakarak görüyoruz ki diyete başlayan insanların çoğu diyet sırasında aç kalacaklarını düşünüp başlamak istemiyorlar. Bunun dışında diyeti bırakmakta psikolojik etkenler ağırlıklı. Diyetten sıkılmak, verilen kilo oranından memnun olmamak, diyeti tek seferlik bozduğunda psikolojik suçluluk duyup diyetten tamamen kopmak gibi sebepleri görüyoruz. Sebep ne olursa olsun diyeti bıraktıktan sonra suçlanan hep aynı: diyet listeleri yetersiz, vücuduma ve bünyeme uygun diyet listesi bulamıyorum, günlük hayat koşturması içinde diyet yapmak çok zor…

Eğer doğru yerde dur demeyi bilmezsek bu durum içinden çıkılmaz bir kısır döngüye dönebilir. Böyle olunca diyet yapan kişi neden kilo veremediğini, neden devam edemediğini bile bilemeden yıllarca zayıflamaya çalışıyor ama sonuç alamıyor olabilir. Diyet sürecinde karşılaşılan belli başlı psikolojik sorunlar vardır. Şimdi bunlar üzerinde tek tek duralım.

Kilo vermek bana nasıl bir fayda sağlayacak? Neden kilo vermeliyim?

Kilo verme ve kontrol sürecinde en önemli şey: alışkanlıklarımızı değiştirmek! İster 3 kilo vermeye çalışıyor olalım, ister 20 kilo fazlamız olsun ister de sağlıklı bir bünye ve fit bir vücut için diyet yapıyor olalım alışkanlıklarımızı değiştirmeden sonuç almak pek mümkün görünmüyor. Alışkanlıkları değiştirmek genelde diyetin ilk zamanları daha kolay olur. Fakat heves ve motivasyonumuz azaldıkça hayat düzenimizde eskiye dönmek isteriz. Bu noktada diyet konusunda motivasyonumuzun sürekli yüksek kalmasını sağlayacak şeyler yapmalıyız. Motivasyon düşüklüğüne bağlı olarak yeme alışkanlıkları eskiye dönmemeli, bu yüzden diyet sürecini geçici ve zorlu bir süreç olarak değil daha sağlıklı bir vücut için yaşamak istediğimiz yeni hayat olarak düşünebiliriz. Yani yapmak istediğimiz için diyet yapmalıyız; bir ödev ve zorunluluk olarak görürsek kaçmak isteyebiliriz.

Bunun bir problem olmaktan çıkması için neden kilo vermek istediğimizi net olarak bilmemiz ve kendimize sürekli hatırlatmamız gerekir. Kendimize diyetin sebebini net bir şekilde açıklayabilmeliyiz. Psikolojik olarak karşılaşılan en büyük zorluk genelde bu olur. Önümüze somut bir hedef koymak motivasyonumuzu artırabilir. Örneğin temelde sağlıklı bir vücuda sahip olmayı amaçlıyoruzdur fakat bir davette giymek istediğimiz bir elbise bize somut hedef koyma konusunda yardımcı olabilir. Daha rahat spor yapmak, daha esnek bir vücuda sahip olmak, plajda yapacağımız tatil… Diyete başladıysak kendimize somut sebep bulmak aslında o kadar da zor değil 🙂 Kendimize koyacağımız somut hedef, bizi diyet konusunda zorunluluktan isteğe yöneltecektir.

Kusursuz ve mükemmel bir diyet yapabilir miyim?

Birçok insan diyetini mükemmel olarak yapmak ister fakat bu pek mümkün değildir. Başarılı birçok diyette tonlarca hata, tökezleme görebiliriz. Ufak tatlı krizleri, hatta tatlı krizlerini aşırıya kaçırıp işi abartmak, diyet tatili günlerini aşırıya kaçırıp tatil haftası yapmak vs. birçok hata ile karşılaşabiliriz.

Diyet yaparken mükemmel ve kusursuz olmaya çalışmayın. Bu çaba suçluluk duygunuzu arttırır ve aslında sizi hata yapmaya iter. Bunun yerine diyette ufak hatalar yapmak için kendinize izin verin, tabi abartmamak şartıyla 🙂 Diyet sürecinde iken yaptığınız her hata motivasyonunuzu düşürmemeli, bunun yerine hatayı nerede yaptığınızı fark etmenizi sağlamalı.

Diyet bir yarış değildir!

Kilo verme hızına bağlı olarak diyete yaklaşımlar değişebiliyor. Hepimiz fazla kilolarımızı hızlıca vermek için diyete başlarız ama vücudumuz beklediğimiz hızı karşılamaya hazır olmayabilir. Örneğin kilo vermeden 1 hafta geçirdiğinizde bu demektir ki vücudunuz fazlalıkları atmak için henüz kendisini hazır hissetmiyor. Diyet yaparken sabırsız olmamak en önemli kurallardan biridir. Sabırsız davranırsanız diyeti bir yarış gibi görmeye başlarsınız ve unutmayın her yarışın bir kaybedeni olur, oysa siz sadece fazla kilolarınızı kaybetmek istiyorsunuz. Diyeti bir yarış olarak görmek yerine yeni yeme alışkanlıkları kazanacağınız bir süreç olarak görürseniz kaygınız azalacak ve bununla doğru orantıda “mutlu” bir diyete devam edeceksiniz. Bu konuda kendinizi dizginlemek için tartıya çıkma sıklığınızı azaltabilirsiniz. Her gün tartılmak yerine haftada 1 kez kilonuzu kontrol ederseniz sizin için daha sağlıklı olacaktır.

Fazla kiloları hızlıca vermek hepimizin arzu edeceği bir durumdur. Ancak daha yavaş verilen kiloların daha kalıcı olduğunu da unutmamalıyız. Çok hızlı bir şekilde istediğimiz kiloların tamamını verebiliriz belki ama bunun doğru şekilde ve doğal hızında olması için kendimizi rahat bırakmazsak verdiğimiz kiloları verdiğimizden daha hızlı şekilde alabiliriz.

Bu yazıda 3 ana başlık halinde ele aldığımız psikolojik sebepler, diyet yapmak isteyen birçok insan için geçerli. Diyet sürecinde kendimizi psikolojik olarak telkin etmek, yapabileceklerimiz, yapmak istediklerimiz ve biraz zorlanarak yapabileceklerimizi net bir şekilde belirlemek gerekiyor.

Kendinizi psikolojik olarak diyete hazır hissediyorsunuz ama kendinize uygun bir program bulamadınız mı? Blogumuzdaki diyet türlerini inceleyebilir veya Diyetisyenlerimiz kısmından bizimle yazılarını paylaşan, alanında uzman diyetisyenlerimizle direkt iletişime geçebilirsiniz.